6 Ocak 2015 Salı

House M.D

Şimdiye kadar birçok doktor temalı veya tıp konularının ele alındığı diziler gördüm ama şunu kabul etmek gerekir ki House M.D gibi bir dizi hiçbir zaman gelmedi ve gelmesi de çok zor. 

Başlamak için biraz itilmeye ihtiyacınız varsa buyrun ben hazırım. . 


### Dizide senaryoya konu olan hastalıklar hem gerçek, hem de sıradışı ayrıca Dr. House gibi efsane bir karakteri yaratmanın zor olduğu gibi oynaması da bir hayli zor olmalı bazı bölümlerde Dr. House o kadar bencil, itici ve duyarsız bir kişiliğe bürünüyor ki Allah yarattı demeden, eşek sudan gelinceye kadar dövesi geliyor insanın.

House’u en iyi oynayabilecek ve bize o küstahlığı, huysuzluğu ve aynı zamanda karizmayı hissettirebilecek olan tek aktör ‘Ömür Yiyen Diziler’ sıralamasında 1. olan ‘Doktorlar‘ dizisinin Kutsi‘si elbette olamazdı. Bu adamın adı Hugh Laurie‘dir. Şüphesiz, diziyi efsanevi kılan faktörlerden biri de odur.




Dr. House, sorunlu fakat zeki bir doktorun, meslektaşlarıyla hemen her bölümde olur olmaz hastalıklara yakalanmış hastaları teşhis ve tedavileriyle uğraştıkları ilginç ve sıradışı bir dizidir. Hastalıkların teşhisi her zaman çok olur. Tahta üzerinde şekiller , grafikler, teoriler yazılır-çizilir. İş, sonunda her zaman olduğu gibi Dr.House’da biter. Bu gıcık adam, ta 2 metre uzaktan sorduğu soruyla teşhisi koyar ve çekip gider. Bu küstah adam aynı zamanda topaldır ve ağrı kesici bağımlısıdır. Dizinin en ilginç tarafı ise aslen bir İngiliz olan başrol oyuncusu Hugh Laurie’nin son derece akıcı bir Amerikan aksanıyla konuşmasıdır. Katıldığı bir talk show programında ‘İngiliz gibi gülüyorsun‘ eleştirisine ‘Keşke bu kapıdan bir Fransız gibi girebilseydim‘ diyerek konukları kahkahalara boğan biridir aynı zamanda.

Dizinin kurgusu hemen hemen şöyle gelişmektedir: Dr. House’un koyduğu teşhis asistanları tarafından beğenilmez. Dr. House ‘Ameliyat gerekli’ der, asistanları ayak diretirler. Dr. House ameliyat izni almayı başarsa da beklenmedik bir şekilde bir terslik çıkar. Ama olay Dr. House’un becerisiyle tatlıya bağlanır. Tüm bu basma kalıp ve kendini tekrar eden kurguya rağmen bu dizi, izleyicileri kendisine bağımlı hale getirmeyi kısa sürede başarır.
Everybody lies..  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

2 Yaş Sendromu

Emir tam 21 aylık ve 2 yaş sendromuyla mücadeleye başladık.  Şimdi bu 2 yaş sendromu nedir ne değildir bi bakalım dedim ama içinden çıkı...