İNCİ PRENSESİ
Bir zamanlar Ejderha Kralın İnci Prensesi adındaki kızı,yakışıklı bir Koreli gence aşık olmuştu.Sakin bir yaz günü,genç adam,kutsal bir ağacın altında oturuyordu ve görüntüsü bir ejderha kuyusunda yansıyordu.Prenses,gencin önüne çıktı ve kalbine doğru bir aşk büyüsü gönderdi.Genç,Prensesin güzelliğiyle büyülenmişti.Prenses,onu Ejderha Kralın sarayına doğru götürdü.Orada onunla evlendi ve üç yıl boyunca birlikte yaşadılar daha sonra genç adam,insanların dünyasına dönme arzusu duymaya başladı.Prenses,boş yere,onun sarayda kalması için yalvardı bununla beraber,adamın kalbinin,Yeraltı Dünyasındaki Krallığı terk etmek için yanıp tutuştuğunu anlayınca,ona eşlik etmeye razı oldu.
Adam,bir Wani`nin(Timsah şeklinde bir ejderha)sırtında denizi geçti.Prenseste ona eşlik etti ve genç adam onun için deniz kıyısında bir ev inşa etti.
? İnci Prensesi? anne olmak üzereydi ve genç adamın,çocuk doğana kadar kendisine bakmaması konusunda söz vermesini istedi ancak adam bu sözünü tutmadı.Merakına yenilerek,prenses odasındayken gizlice baktı ve karısının bir ejderha biçimine girdiğini gördü.İnci Prensesi eşinin kendisini gördüğünü fark eder etmez öfkeye kapılıp bulundukları adadan ayrılıp yer altı dünyasına geri döndü ve kocası bir daha ne İnci Prensesini nede doğacak olan Ejder Prens Wao yu görebildi...
Adam,bir Wani`nin(Timsah şeklinde bir ejderha)sırtında denizi geçti.Prenseste ona eşlik etti ve genç adam onun için deniz kıyısında bir ev inşa etti.
? İnci Prensesi? anne olmak üzereydi ve genç adamın,çocuk doğana kadar kendisine bakmaması konusunda söz vermesini istedi ancak adam bu sözünü tutmadı.Merakına yenilerek,prenses odasındayken gizlice baktı ve karısının bir ejderha biçimine girdiğini gördü.İnci Prensesi eşinin kendisini gördüğünü fark eder etmez öfkeye kapılıp bulundukları adadan ayrılıp yer altı dünyasına geri döndü ve kocası bir daha ne İnci Prensesini nede doğacak olan Ejder Prens Wao yu görebildi...
TURNA KUŞU EFSANESİ
Ölümden korkan ve “ölümsüzlük çimeni”ni elde etmek isteyen Sanghoon adında bir Koreli gencin Japon bir azizi yardım etmeye çağırması başlar bu mitoloji;
Japon Aziz,Koreli gencin yardım isteğini duyar ve ona kağıttan yapılmış ve birleştirildiğinde canlanan bir Turna Kuşu verir ve bu kuşla asla anavatanına gitmemesi gerektiği söyler.
Sanghoon Azize söz verir ve okyanusun üzerinde Horai Dağına doğru yola çıkar.
Burada Sanghoon,Hayat veren çimeni bulur ve yer.
Zamanla bu adada bir süre yaşadıktan sonra,canı sıkılmaya başlar ve diğer ada sakinlerinin ölümsüzlükten sıkıldıklarını ve ölümü özlediklerini fark eder.
Sanghoon da,Koreyi özlemeye başlamıştır ve sonunda kağıttan Turna Kuşunu yeniden birleştirip denizin üzerinden uçmaya başlar ancak adadan ayrıldıktan sonra bulduğu bu çözümün akıllıca olup olmadığını şüphesine kapılır.Çünkü zaten ölümsüzlükten sıkıldığı ve anavatan özlemi çeken Sanghoon azize kaşı sözünü tutmadığının farkındadır ve sonucun ne olacağı hakkında şüpheleri vardır.
Sanghoon un isteğine göre hareket eden Turna Kuşu,kıvrılıp buruşur ve havada düşmeye başlar.
Sanghoon Azize verdiği sözü tutmadığı için Turna Kuşunun düşmeye başladığını anlar ve korkuya kapılır ve tekrar Ölümsüzlük Çimenini bulduğu yere gitmesi gerektiğini anlar ve oraya ulaşması gerektiğine öyle çok inanır ki Turna Kuşu kuvvetlendikçe kuvvetlenir ve havada yükselmeye başlar.ve sonunda Sanghoon istemeyerek de olsa Pengi adasına geri döner ve ömrünün sonuna kadar pişmanlık içinde yaşamaya mahkum olur....
Japon Aziz,Koreli gencin yardım isteğini duyar ve ona kağıttan yapılmış ve birleştirildiğinde canlanan bir Turna Kuşu verir ve bu kuşla asla anavatanına gitmemesi gerektiği söyler.
Sanghoon Azize söz verir ve okyanusun üzerinde Horai Dağına doğru yola çıkar.
Burada Sanghoon,Hayat veren çimeni bulur ve yer.
Zamanla bu adada bir süre yaşadıktan sonra,canı sıkılmaya başlar ve diğer ada sakinlerinin ölümsüzlükten sıkıldıklarını ve ölümü özlediklerini fark eder.
Sanghoon da,Koreyi özlemeye başlamıştır ve sonunda kağıttan Turna Kuşunu yeniden birleştirip denizin üzerinden uçmaya başlar ancak adadan ayrıldıktan sonra bulduğu bu çözümün akıllıca olup olmadığını şüphesine kapılır.Çünkü zaten ölümsüzlükten sıkıldığı ve anavatan özlemi çeken Sanghoon azize kaşı sözünü tutmadığının farkındadır ve sonucun ne olacağı hakkında şüpheleri vardır.
Sanghoon un isteğine göre hareket eden Turna Kuşu,kıvrılıp buruşur ve havada düşmeye başlar.
Sanghoon Azize verdiği sözü tutmadığı için Turna Kuşunun düşmeye başladığını anlar ve korkuya kapılır ve tekrar Ölümsüzlük Çimenini bulduğu yere gitmesi gerektiğini anlar ve oraya ulaşması gerektiğine öyle çok inanır ki Turna Kuşu kuvvetlendikçe kuvvetlenir ve havada yükselmeye başlar.ve sonunda Sanghoon istemeyerek de olsa Pengi adasına geri döner ve ömrünün sonuna kadar pişmanlık içinde yaşamaya mahkum olur....
DAĞ RUHU SANŞİN (Sanshin Mountain Spirit)
Koreliler kendi kültürleri kadar eski olan geleneklerine bağlı bir toplumdur, bunlardan biri dağların cennet ve dünya enerjilerinin iletişimde oldukları kutsal mekanlar olmasıdır. Dağların mukaddes mekanlar olduğu ve çevrelerindeki insan toplulukları ile ilişkilerini Dağın Ruhu Sanşin olarak bedenleştirmiş, ikonlaştımışlardır. Bunlar ataerkil ya da anaerkil ilahlardır, genelde kraliyet giysileri ile teplerde oturmuş ihtişamlı, sağlıklı, uzun ömürlü, ve doğa ile uyumlu tasvir edilir. Her vahşiliğin simgesi olan kaplan ile yan yanadır. Resimleri Budist, Şamanist, Konfüçyen, Taoist doğa motifleri içerir, bu motifler onları çok dinli ikonlar haline getirir, son üç yüzyıla ait olan 10000 civarındakiler dışında hiç biri birbirine benzemez. Başka hiç bir sanat Kore kültürünü ve Korelilerin doğa ile ilişkilerini daha iyi sembolize edemez ve özetleyemez...
güzell
YanıtlaSil